KUR'ANSIZ ADALET OLMAZ
Saâdet-i beşeriye (insanlığın saâdeti) dünyada adâlet ile olabilir. Adâlet ise doğrudan doğruya Kur’ân’ın gösterdiği yol ile olabilir.” (Mektûbât, Hutbe-i Şâmiye, 431)
Adaletsizliğin ne dini nede milliyeti oluyor. Adaletsiz yapılan işler ve davalar kokuşmaya mahkumdur.
İşte bir örneği Rusya. 1991 de dağılan SSCB nin (sovyet sosyalist cumhuriyetler birliği) mal varlığının paylaşımda haksızlık yapıyorsunuz demiş Ukranya, ve tam 31 yıldır bu ilk kıvıcım ile başlamış dalaşmaları. Şimdilerde ise Natoya üyeliği söz konusu. Daha sonra anlaşılmış ki Rusyanın asıl iştihasını kabartan Ulranyanın yer altı zenginlikleriymiş. Kıskanma ve değerli bir varlığı elde etme öyle tazyik vericidir ki, ister kişisel olsun, istersen devletler arası olsun bu kıskanma krizine kim kendini kaptırırsa kaptırsın o duygunun esiri oluyor. Özellikle devlet yönetimlerinde bu kıskanma baş kaldırı olarak tezahür ediyor. Zihinsel bir tarama yapalım. Suriyede Esad sırf yönetimin elinden alınmaması uğruna ne cinayetler işledi ve devam ediyor. Başka ülkelerde var hemde çokça. Siyasilerin bu uğurda işlemeyeceği cinayetler yok gibidir.
Dünya devletlerini irdeleyelim, itimat edin ki bu kıskançlık krizini hep iş başında görürüz. Hele hele islam ülkelerinin nerdeyse tamamı. Kabul etmeyen kabul etmesin. Allah insanoğlunu yarattı ve peygamberi aracılığıyla Kuran hükümlerini insan oğluna öğretti. İster inansın, istersen red etsin. Bu hükümlerin geçerli olmadığı toplu iğne ucu kadar bile bir yer yoktur, bulamayız. Avrupada öyle harika kuralları seyrediyoruz ki ağzımız açıkta kalıyor. Çünkü, bu kurallar Allahın kanunlarından referans alınmamış olunsa bile Adetullaha aykırı olmadığı için mükemmel işliyor. Adalet... Adalet ve yine Adalet. Bu ilahi Adalete aykırı kim haddi aşarsa elini masum kanına bular. Rusya dünyevi hırsları yüzünden başkasının malını kıskanıp göz dikti ve o pis ellerini iyicene pisledi. Şimdi kimbilir nice masum canların katili olacaklar. Adeletsiz olmak haksızlık yapmak demektir. Bu cinayet ister bireysel işlensin, ister toplumsal işlensin sonucu ah ile zar oluyor. Dini de milliyeti de müslüman olanların bu manevi yasağın bilincinde olarak bu cinayetle eş değer olan Adaletsizlikleri işlemeleri, gayri müslimlerle Allahu âlem bir olmayacaktır. Çünkü, gayri müslim için bütün her şey bu dünyadan ibarettir. Ama müslüman için bu tam zıddıdır. Bu dünya sadece sonsuz hayata geçişin basamaklarıdır. Bunu bile bile Adaletsizlik yapan mücrimler ne fena iş yapmaktadırlar. Adaletsizlik öyle ince ve narin bir çizgidir ki... O cizgiyi miniminnacık ihmal etsek yüzümüze bir şamar gibi ini verir.
Yorumlar
Yorum Gönder