Küstüm dünya! Sana küstüm!

 Küstüm dünya! Sana küstüm!


Dünya, heyhat! gerçek yüzün gördüm,

Eridim, eridim, mum gibi söndüm,

Yerlerde süründüm, çamura döndüm,

Hoyrat, çirkin, nâmert yüzüne küstüm.


Güzel yüzün gösteren o sahte hal'dan,

Yalansın, yalan! Zehir tadındaki baldan,

On başlı yılan gibi gelirsin her yandan,

Kan gibi şeker şerbet tadına küstüm.


Doğru olan, kazanmak için çalışmak,

Dünya, Ukba arası dengede yarışmak,

Ha var, ha yok! hakikatine karışmak,

Hem soğuk, hem sıcak hal-ına küstüm.


El çek hayat, düş artık yakamdan, 

Ne fayda var senden, ne de yar'dan, 

Yorgun düştü buğday harmandan, 

Döndüm sırtımı, ahvâlıma küstüm. 


Uyandım hakikate; bonyumdaki zillete,

Haykırsam, haykırsam hakikati millete,

Dünya denilen cennet tadlı sahte illete,

Mezarımda yalnız bırakanım'a küstüm.


İsmail Hakkı Özdemir

Erzurum..Köprüköy


Yorumlar

Popüler Yayınlar