MÜSLÜMANLARIN KUTSALLARI ŞAKADAN BİLE OLSA ALAY KONUSU YAPILAMAZ. MÜSADE ETMEYİN YADA O ORTAMI TERK EDİN.

 MÜSLÜMANLARIN KUTSALLARI ŞAKADAN BİLE OLSA ALAY KONUSU YAPILAMAZ. MÜSADE ETMEYİN YADA O ORTAMI TERK EDİN. 

Münafıklık alâmetinin en sinsi tehlikesidir İslam dinini temsil edenleri veya bizzat ayet ve hadisleri şaka yoluylada olsa alay konusu yapmak. 

Hani hocaların, yani İmam efendilerin yemek yemeği çok sevdikleri hikayeleştirilir ya. İşte böyle hikayelerde hoca, imam sıfatını kullanmakla başlıyor iman-ı risk. Çünkü şahsın sadece ismi zikredilmiyor. Mesela Ahmed hoca, bizim caminin imamı Ali gibi tanıtımla bu tür hikayeleri anlatmaya başlamak en tehlikeli olanlardandır. Halbu ki sadece isim söylense,  Ahmed, Ali dense o kişilerin şahsiyetlerine havale edilir. Fakat Ahmed Hoca, İmam Ali dendi mi,  temsil ettiği makam kast edilmiş olunuyor. Tehlikeli oluşuda bundandır. İslamı temsil eden bir şahsiyet alay konusu edilip, islam dini ile alay edilmiş olunuyor. 

Bilirsiniz hoca sıfatı hem imamlar için, hemde öğretmenler, doktorlar, akademisyenler içinde kullanılır. Bu mesleklerin hepsi islami literatürde Peygamber Efendimizde (sav) cem olmuştur.

Yani bu meslekleri icra edenler efendimiz vekilleridirler. Bunun idrakinde olan mesleğine bu gözle bakar ve temsil ettiği peygamberi makamın vakarını âzami korumaya gayret eder. Kıymetini bilmeyende zaten prof. dahi olsa kitap yüklü merkep gibi sadece günü gün ededurur. Bedbaht olur.

1980 li yılların İstanbulunda çok zengin bir işveren, kendi ayarında epey bir dostunu evine yemeğe davet eder. Hizmetçiler günlerce hazırlıklar yaparlar. Misafirle sofralara buyur edilir, aralarında da mürşid makamında bir imam, hoca efendide vardır. 

Misafirlerden birisi, ev sahibine;

- Yahu be aziz dostum, bu ne kadar ihtişamlı bir sofra hazırlatmışsın, bunların hepsini kim yiyecek demiş.

- Ev sahibi de, tasalanma azizim, aramızda hoca var...

(o yukarıdaki hocalar, imamlar çok yer hikayesini imâ eymiştir ev sahibi gafil adam)

Hoca efendi bunu duyar duymaz hiddetle ayağı kalmış;

-Efendi,efendi..Hocalar ve dahi imamlar Peygamber efendimizin vekilleridirler.

-Ben bunu Peygamberi yapılan bir hakaret sayarım.

-Burada artık bir dakika dahi duramam diyerek haneyi terk eder. Ve tabiiki diğer bütün misafirlerde bir lokma yemeden ayrılırlar. İmam efendinin dik duruşu o kadar vakarlı ve etkileyici olur ki, cümle hayran kalır.

Ev sahibide ağzının payını alır ama, çokta pişman olur.

Biz bir müslüman, olarak böyle af buyrun yersiz, sulu şakalara prim vermemeli, böyle şakaları kendine marifet bilenleri de güzelce uyarıp düştüğü manevi çukuru hatırlatıp onu böyle çirkinliklerden vaz geçirmeyi denemeliyiz. Bunda başarılı olamazsak o kişinin bulunduğu ortamı terk etmeliyiz. Çünkü böyle ahlaksızlıklar "MÜNAFIKLIK" tır. HafizanAllah manen çok çılgınca bir tehlike bilmeliyiz bu durumu.

Peygamber efendimiz ve sahabi efendilerimiz bunların daha ağırlarına muhatap olmuşlar, müşrikler ne çok dalga geçip alay etmişler. Bunun içinde şu ayet inmiş.

O (Allah), size Kitap'ta: "Allah'ın ayetlerinin inkâr edildiğini ve onlarla alay edildiğini işittiğinizde, onlar bir başka söze dalıp geçinceye kadar, onlarla oturmayın (bu hain münafıklardan ayrılın), yoksa siz de onlar gibi olursunuz" diye (ayet) indirdi (ve uyardı) . Doğrusu Allah, münafıkların ve kâfirlerin tümünü cehennemde toplayacaktır

Nisa Suresi-140.Ayet