MÜM'İNCE YAŞAMANIN EN BİRİNCİ ŞARTI; NEFİSLERİMİZE,

MÜM'İNCE YAŞAMANIN EN BİRİNCİ ŞARTI; NEFİSLERİMİZE, KİŞİLERE, ŞAHISLARA İFRADÂNE ve ABARTILI DEĞER VERMEMEKTİR.

Bizim şahsiyetine, kişiliğine, kişisel firuzatına meftun olacağımız tek bir şerefli insan var ki.... 
O da Hz. Muhammed Mustafa sav. dir. 

Hz.Ömer ra Efendimiz bile; kâfir olarak ölme korkusundan tir tir titriyorum demişse....!!!!

Bundan gayri insanlar;  büyük büyük komutan olabilir,  büyük büyük ilim, bilim, fen, fizik, astroloji, biyoloji, tıp vesair kâinatın en mütenâ marifetlileri de olabilirler. 
Medrese müderrisleri fazıl şahisiyetler yada Tekkelerdeki şeyh efendiler olsalar dahi....!!!
Allah ve Rasulüne yakınlığı derecesinde sevilmeli, itibar edilmelidirler. 
Bu itibar etme,  kişilerin şahsına (nefsine)  olmamalıdır.  
Halka-insanlığa hizmet düsturları cihetiyle kabiliyetine ve yaptığı faziletli işlerine karşı olmalıdır. 
Hani seni veren Allah'a kurban olayım deriz ya..  
İşte bu kurban olmamız, şahısların faziletli işlerinedir. Şahısların kendi şahsiyetlerine, nefislerine değildir. 
Peygamber efendimiz sav dahi her gün Rabbine istiğfar ederek, günahsız olduğu halde günahkârmış gibi tövbe ediyorsa, varın onun ümmetinin vazifesinin çokluğuna karar verin. 

Her insanın, bir meleki, birde şeytani vasfı vardır. 
Meleki vasfın beslenmesi,ancak; şeytani (nefsi) vasfının sürekli kontrol altına alınıp, poh pohlanmaktan uzak tutularak sağlanabilir.

Bunu yapmaz da, şeytani (nefsi) vasfı sürekli beslenecek olursa; işte o zaman; iyi niyetlerle başlanılmış bir iş, sevap, tebliğ,irşad hizmetleri neuzübillah kafirleşmiş bir işe dönüşür.

Kişinin kendisi yada çevresi bu vasfın hangisini çok beslerse o vasfının arkasından ya alâ-i illiyine yükselir, yada hafizanAllah esfeli safiline yuvarlanır gider. Sadece kendi şahsı yuvarlanıp gitse ne alâ. Peşinden kandırıp sürükledikleri ne kadar  gafil varsa onlarla birlikte. 

Onun içindir ki....! Allahın hakiki dostları kendi şahıslarından bahsederken,  kendilerini şu sıfatlarla tanıtırlar. 
~Bu fakir kardeşiniz. 
~Bu kıtmir kardeşiniz (eshabi kehfin köpeği) 
~Bu günahkar kardeşiniz
~Bu mücrim kardeşiniz. 

~Aman.. Aman...Şu Ayşe hanım.. Şu Arif bey var ya...!!! Vallahi günahsız, ermiş..ermiş. Sanki Sıfır günahsızlar be mübarekler. Hüsnü zan iyi amma..
İster şeyh,ister mürşid, ister en büyük komutan, ister en iradeli devlet adamı..Velhasıl kim ve ne olurlarsa olsunlar, yada olalım.

AMANNN.. SAKINNN. HAA.....!!!! 
Biz kullar, ancak; aciziyetimizin derecesini yükselttikçe, maneviyatımızda doğru bir yola girmiş olabiliriz.
Anlatabildim sanırım derdimi....! 

Yorumlar

Popüler Yayınlar