ATATÜRKTEN NİYE ÇOK NEFFRETT EDİYORUM?
NASIL KÂFİR DİYEBİLİYORUM..? İŞTE İSPATI..!
En evvelan ve bizzatihi hepimize bir kaç soru...:
EĞER BİR YARATICIYA İNANIYORSAK...!
Bizi kim yarattı? Niçin yarattı? Bize ne vazife verdi?
İşte Müslümanca.. Müm'ince... Cevapları.....:
~Allah azze ve cellâ yarattı...Amennâ ve sadaknâ.
~Rab'be kulluk yapıp, acizliğimizi ikrar ederek Allah'ın cc sonsuzluğunu tastik ve ilan etmek, hem dua etmek.
~Emr-i bi'l ma'rûf ve nehy-i anil münker, "İyiliği emretmek ve kötülükten menetmek" ve kesintisiz ibadet etmek vazifesini de verdi.
Osmanlı döneminde resmi anayasa Kuran ahkâmı, yani şeriat, yani Allahın kanunlarıydı. Ağır aksak uygulandığı söylense bile devletin resmi anayasası buydu.
Yani Yaratanın kanunlarıyla yaratılanlar yönetiliyordu.
Bu çookk ama çook önemli bir ayrıntı, mutlak hakikat.
"Yaratanın kanunlarıyla yaratılanların yönetilmesi'
Atatürk diyelim ki çok iyi bir komutandı, cengâverdi, idareciydi falan. Bunun için bile bir ton yazılırda neyse.
Lütfen, şimdi en baştaki...
Niçin yaratıldığımız hakikatini bir kez daha hatırlayalım.
" Ben cinleri ve insanları, ancak bana ibadet -kulluk- etsinler diye yarattım.” (Zâriyât, 51/56)
Demek ki eğer biz Allaha ve onun Rasulüne iman ettik diyiyorsak; hangi varlığın ve hangi kanun koyucunun kanunlarını benimseyip, onun hükümleriyle hayatlarımızı yaşamamız lazım gelir?
İşte en can alıcı soru ve sorunda bu zaten.
Atatürk, 2.Meclis açılış konuşmasında......:
"Değerli Mebuslar; yeni kuracağımız Cumhuriyet, elbette ki CHP nin anayasal ilkeleri hükümleriyle kurulacaktır." 6 ok.....
"Elbette ki Gökten indiği söylenen hurafe ve dogmalardan ibaret Kanunlarla değil.
Bu yalanlar, Muhammedin kendinden uydurduğu yavelerden (haşa yalanlardan) başka bir şey değildir. "
(Haşa sümme haşa.) (googlede araştır bulursun)
Fazla söze ne hacet. Bunu diyekim ki Cennet mekan Sultan Fatih, İstanbulu alma zaferinden sonra söyleseydi bizim için fark eden bir şey olurmuydu? Asla olmazdı.
Çünkü biz müslümanların ellerimizde İman skalamız var. Ölçülerimiz var, vaz geçilmezlerimiz var.
Allah ve Rasulüe kim savaş açarsa o bizim en azılı düşmanımız olmaz mı? İster adı Fatih olsun,ister Atatürk, istersen İsmet İn-önü..Ne fark eder..???
Allahın, kullarına ihsan edip, emrettiği kanunları red edip; ben bu kanunları çağdaş ve modern dünya için dogma, bağnaz ve çöl bedevilerine uygun görüyorum diyip, Allahın yarattığı kullarının (Fransız,İngiliz,Alman vs.) hazırladıkları kanunları tercih edeceksin.
Ulen İmansız kâfirrr... o beğendiğin kanunlar, beğenmediğin Allahın yarattığı kulları hazırlamış. Senin gibi kıt akıllırıyla. Yazacak çok çok şeyler varda.
Hulesa dostlar...Ülkemizde bu lânet olası Atatürkü sevmeye zorlamalar; aynı şarabı besmele çekerek içmeye mecbur bırakmak gibi çok tezat bir şey.
Bütün anlattıklarım âyan beyan hakikattir. Hilaf olan bir nokta bile yoktur. Bu yazıyı okuyupta halen daha Atatürkü sevmeye devam edecekler olacaksa mânen cinnetteler demek olacak. HafizanAllah.
Unutma müslüman...Hem şarap içmeye zorlayıp kebâir günah işletmek istiyorlar, hemde bu günahı katmerli hale getirip birde üstüne besmele çekmeni istiyorlar.
Yani hem Allah ve Rasulüne İman ettim deyip, hemde Atatürkü sevmek işte besmele ile şarap içmek gibidir.
Tercih senin vesselam.
Nefrettt etmiyorummm..Tiksiniyorum..İğreniyorumm.
Çünkü ben müslümanımmmm.....
Elhamdülillahi Rabbül âlemin.
Yorumlar
Yorum Gönder